Torosların Şirin Kasabası; Saimbeyli


Torosların Şirin Kasabası; Saimbeyli

Çam ağaçlarının süslediği derin vadiler arasında, kıvrak bir dansör edasıyla akan Göksü’ nun hemen kenarından yapılan bir yolculukla ulaşılan Saimbeyli’ye doğru yol alalım bu kez isterseniz. Toros Dağları’nın şirin kasabalarından birindeyiz artık. Bu gezi için sıcak bir mevsimi tercih etmemiz gerektiğini de söylemeliyim. Çünkü ilkbahar, yaz ve sonbaharın güzelliğine inat kış çok sert geçiyor 5000 nüfuslu bu kasabada…

Dik iki yamacın dibinde kurulmuş olan kasabanın nüfus küçüklüğüne inat, binlerce yıl geriye giden büyük bir tarihi var. Kasabaya girip başınızı yukarıya kaldırdığınızda doğu yamaçta göreceğiniz duvar kalıntısı ve kale bu tarihin bugünkü izleri olarak hemen dikkatinizi çekecek. İkisi de farklı tarihlerde yapılmış olsa bile yöre halkı yan yana duran bu tarihî binaları tek ad vererek kaderlerini birleştirmişler. “Kale Kilise” deyip geçivermişler.

Saimbeyli’nin Tarihini Karartan Kilise

Kalenin tarihinin Bizanslılar’a kadar gittiği, öndeki duvarın ise beş katlı okul, tiyatro salonu, yatakhane ve kilise gibi tesislerin bulunduğu bir sosyal bina olduğu biliniyor. A.R. Yalgın 1931 yılındaki ziyaretinde burayı “Kara Kilise ”olarak isimlendirmiş. Kara Kilise demesinin de haklı bir nedeni var. 1918 yılına kadar Türkler ve Ermeniler bu tarihî kasabada kardeşçe yaşarken, üstelik Ermeni vatandaşların Osmanlı devleti tarafından lakabı “Sadık Millet -Millet-i Sadıka” iken, Anadolu’yu işgal eden Fransız kuvvetlerinin kışkırtmasıyla Ermeniler, Türkler’i burada katlederek kalenin tarihini karartmışlar. Bugün Saimbeyli de hangi yaşlıya sorarsanız bu konuda size anlatacağı bir öykü vardır. Bu öykülerin içinde asıl ismi Kemal olan Binbaşı Doğan Bey’i, yine asıl ismi Osman olan Yüzbaşı Tufan Bey’i ve eski ismi Hacin olan kasabaya isim babalığı yapmış Kaymakam Saim Bey’i muhakkak bulursunuz. Kurtuluş savaşı sırasında bir tek üniformalı askerleri olmadan Fransızlar’ı buradan kovan ve Ermeni komşuların (!) zulmüne son veren kahramanlardır bunlar. Bir de Gizik Duran var… Doğan ve Tufan Beyler’in milis gücünü meydana getiren çete reisi Duran Ağa, attığını vurması nedeniyle bu lakabı almış. Fransızlardan ele geçirdiği cephane ve silah ile Kurtuluş Savaşı’nın Kilikya (Çukurova) cephesini oluşturmada önemli rol oynamış. Gizik Duran’ın Kurtuluş Savaşı sırasında karargâh olarak kullandığı yerlerden biri de Obruk.

Obruk Bir Daha Akacak mı?

Seyhan Nehri’ni meydana getiren Göksu’nun çıkış yerlerinden biri olan Obruk, nerdeyse her taşın altından suyun fışkırdığı bir şelale. Ama küresel ısınmanın yöresel felaketi midir, yoksa suyun yanlış kullanılmasının ürünü mü bilinmez, şimdilerde bu doğa harikası mekânda su biraz azalmış. Asıl kuraklık nedeniyle sular azalmışsa da kalan suyun şelalenin başında toplanarak kalın borularla bahçelere verilmesi, bu felaketi yaratmış gibi görünüyor. Ancak tüm bunlara rağmen yüksek çınar ağaçlarının temelini oluşturduğu florası (bitki örtüsü) ve eşsiz faunası (hayvan varlıkları) ile Obruk muhakkak görülmeye değer bir yer. Renkli kelebekler, Saimbeyli’ye özel çiçekler, berrak suların yarattığı doğa ve binlerce yıla yayılan tarih bu değeri oluşturuyor… Demek ki Saimbeyli’yi olumsuzluklara inat ziyaret etmeniz için yeterli sebep var. Bence kış gelmeden yöreye bir gezi yapmalısınız

Nerede Kalınır? Ne Yenir?

Kalınacak tek yer Saimbeyli Öğretmen evi. Ayrıca Tufanbeyli’deki Kardeşler Otel’de (Telefon: 0322 7818136) kalıp, hem Saimbeyli’yi, hem de Tufanbeyli’nin 4 bin yıllık antik kenti Şar’ ı ziyaret edebilirsiniz. Adana’nın bu iki kasabasının arası yarım saat. Yemeğinizi Obruk’ta piknik yaparak alabilirsiniz. Yahut Saimbeyli Tufanbeyli arasında Yukarı Obruk yaylasında yol üstünde bulunan Obruk Başı Restoranı tavsiye edebiliriz. Bu otantik restoranın fırında pişen yiyeceklerin tadını seveceksiniz. Saimbeyli’ye giderken yolunuzun üstündeki Feke Kasabası’nda keçi sütünden yapılan ve Feke’ye özgü dondurmayı yemeyi de unutmayınız.

Gitmişken …

Saimbeyli’ye gitmişken, 30 km uzaklıktaki Tufanbeyli’ye de uğrayıp Şar Comana Antik Kenti’ni de görmelisiniz. Bu kent, ilk yazılı anlaşma olan Kadeş Barış Anlaşması’nda imzası bulun Hitit Kraliçesi Puduhepa’nın yaşadığı kenttir.

Mert Et ve Balık Resturant

Saimbeyli ilçesine girmeden 7 km dışarıda Güleşen Köyünü geçince sol tarafta yer alan resturantın taş fırınında yapılan et tava, tavuk tava, kaşarlı balık, soslu balık gibi geniş bir menüsü bulunmakta. Sabah 11.30 gibi açılan mekanın kapanış saati müşterilerin yoğunluğuna göre değişse de en erken 21.30 gibi kapandığını da belirtmek isteriz. Grup organizasyonlarında sizlerin daha önceden belirlemiş olduğunuz menüye sizlere sunabiliyorlar. Alkolsüz olan mekanda sizlere kaşarlı balık ile et tavasını tavsiye ederiz ( Telefon numarası: 0533 477 08 74).

Gürsoy'un Yeri

Kirazlar diyarı Saimbeyli'ye geldiğinizde, ilçenin hemen girişinde sağdaki ağaçlı yola döndüğünüz anda kiraz, ceviz ağaçlarının içinde giderek Gürsoy'un Pansiyonuna ulaşırsınız. Pansiyonun kapısında oyun oynamayı seven bir köpek ve güleryüzlu ev sahibi karşılar sizi... Kendinizi bir dostunuzu ziyarete gitmiş gibi hissedersiniz... Mutfak sizin derler... İster peynirinizi, zeytininizi, ister etinizi alın, aldıralım, ocakta, mangalda pişirin derler... Siz uğraşamam derseniz de ilçedeki kebap, alabalık hizmeti veren lokantaları hemen söylerler size... Akşam dost sohbetleri eşliğinde çayınızı, kahvenizi ya da biranızı, rakınızı keyifle içebilirsiniz... Üst katı tamamen konuklara ayrılmış dört oda ve ortak banyo tuvaletle bir dost eve misafir olduğunuz hissi güçlenir... Çünkü otel gibi döşenmemiştir... Doğal serinlikte gece kaçta yatarsanız yatın sabah dinç uyanırsınız... Kuş sesleri arasında... Sonra bakarsınız daha çok erken... Bahçeyi bir dolaşayım dersiniz... Arı kovanları görürsünüz... Ne işi var dersiniz... Biraz ilerleyince gördüğünüz çiçeklerden sonra arıcıların niye Gürsoy'un bahçesine gelmek istediğini anlarsınız... Bu arada mevsimine göre bahçede kiraz, çilek ve cevizli ön kahvaltı yaparsınız... Sonra akşamdan konuştuğunuz saatte kahvaltı yapmak için döndüğünüzde muhteşem bir köy kahvaltısı, çeşit çeşit reçellerin renk kattığı muhteşem bir kahvaltı, sonrası kahve keyfinden sonra ister güllere baka baka biraz istirahat edersiniz, isterseniz de Saimbeyli'deki başta Obruk şelalesi olmak üzere doğal güzelliklerin keyfini çıkarmak üzere yola koyulursunuz... Doğal yaşamdan keyif alanlar için en az bir hafta bu huzurun tadı çıkarılır...

Telefon: 0 541 352 71 32

 

Saimbeyli Otel

İki dağ arasında doğa ile iç içe manzarasıyla 32 odalı butik bir otel olan Saimbeyli Otel ilçede var olan tek petrol şirketinin tam karşısında yer alıyor. Otelde yüzme havuzu, masaj salonu, sauna ve tuz odası ile spor alanı da bulunmakta. Otelin terasında hizmet vermeye başlayacak olan restaurantı ile birlikte otelin giriş bölümünde hizmet veren lokantasında ev yemekleri ile lahmacun, pizza çeşitleriyle de hizmet vermektedir.

Adres: İslam Mahallesi, Okullar Caddesi No: 52

Telefon: 0 549 548 50 25

*Destinasyon Programı ve Fotoğraflar, S. Haluk Uygur’un “52 Hafta Adana ve Çevresi” kitabından alınmıştır.

 

 

REZERVASYON FORMU