Mersin Sahili Boyunca
Mersin
sahili boyunca bir gezi yapmak isterseniz birçok alternatifinizin bulunduğunu
biliyorsunuzdur. Çünkü Mersin sahilleri çok bilinen yerler. Ama yine de size
Kız Kalesi’ni merkez sayıp kısa yolculuklarla ulaşabileceğiniz yerleri hatırlatmak
isteriz;
Kızkalesi ve Korikos
Antik Kenti
Kızkalesi
beldesi Akdeniz’in en güzel plajlarından birine sahiptir. Bu yüzden birçok
otel, restoran, pansiyon ve eğlence yeri bulunur. Yaz ayları çok canlı olan
beldenin hemen karşısındaki adada antik bir kale ve kıyıda Korikos Antik Kenti
bulunur. Mersin’e 63 kilometre uzaklıktadır.
Cennet-Cehennem Obruğu
ve Damlataş Mağarası
Kız
Kalesi’ne sadece 10 kilometre mesafedeki bölgede her üç oluşum da çok ilginizi
çekecektir. Bunlardan Cennet; 300 den fazla basamakla aşağıya indiğinizde
karşılaşacağınız bir mağara. Bu mağaranın girişinde bulunan küçük bir şapel
nedeniyle cennet ismini aldığı zannediliyor. Ayrıca mağaranın içinde bir
yeraltı nehri akmaktadır. Cehennem ise içine girilmesi mümkün olmayan derin bir
oyuk. Antik dönemde bu oyuğa suçluları attıkları için bu isimle anılmış olmalı.
Damlataş Mağarası ise muhakkak görülmesi gereken bir doğa harikası.
Narlıkuyu
Kızkalesi’ne
birkaç kilometre uzaklıkta bulunan şirin bir koydur. Balık lokantaları ile
bilinen Narlıkuyu’da Akdeniz’in en güzel balıklarını yeme şansınız bulunmaktadır.
Oraya gitmişken minik Mozaik Müzesi’ni de görmenizi öneririz.
Adamkayalar
Sportmen
olanlara önereceğimiz çok ilgi çekici bir yer Adamkayalar. Kızkalesi Jandarma
Karakolu’nun yanından kuzeye doğru uzanan yolu takip edip 5 kilometre kadar
gidince Adamkayalar levhasını görüp arabanızı kenara bırakmalısınız. Sonra yol
sizi Cehennem Deresi Vadisi’nin altına taşıyacaktır. Aşağıya inmek için biraz
zorlanacaksınız ama doğa harikası vadinin duvarlarına işlenmiş rölyefleri (kabartma
heykel) görünce yorulmanıza değer olduğunu anlayacaksınız.
Kanlıdivane
Mersin
ile Kızkalesi arasında, yoldan 1 km. yukarıda bulunan antik kent çok geniş bir
çukurun etrafına kurulmuştur. Sarayları, tapınakları ve anıt mezarları ile çok
ilgi çekici bir yer olan Kanlıdivane’nin antik ismi Neopolis’tir. Antik dönemde
kentin ortasındaki çukurda gladyatör ve suçlular aslanlarla dövüştürülürmüş.
Belki de Deli Kanlı ismi oradan gelme olabilir.
Ellaisua Sebaste Antik
Kenti
Mersin
ile Kızkalesi Arasında Ayaş Beldesi’nde bulunan Antik kent yolun iki yanına
yayılmıştır. Yolun kuzeyinde Nekropol, Amfitiyatro ve tapınak, güneyinde ise
saray ve yerleşim yerleri bulunur. Arkeolojik kazısı ve düzenlemesi yapılan
kenti muhakkak görmenizi öneririz.
Silifke Kalesi
Silifke’nin
hemen yanındaki tepenin üzerinde bulunan kale bölgenin önemli kalelerinden
biridir.
Ayatekla Yeraltı
Kilisesi
Silifke
ile Taşucu arasında bulunan yeraltı kilisesinin üzerinde de bir bazilika
kalıntısı bulunur. Ayatekla’nın çevresinde ise antik döneme ait sarnıç, yol ve
kent kalıntıları görmeye değer.
Taşucu Anfora Müzesi
Taşucu
Mersin’in şirin kasabalarından biridir. Limandaki Amfora müzesini görmenizi
öneririz.
Dedekavak Mesire Yeri
Mersin
Kızkalesi yolu üzerinde Tömük Beldesi’nden kuzeye dönüp 5 kilometre kadar
gidince akan çayın etrafına kurulmuş çok sayıda kır lokantası bulunur. Bir yaz
yorgunluğunu almak için Dedekavak önerebileceğim bir yerdir.
Bilgi…
Kızkalesi Efsanesi
Korikos
Antik Kenti kralının çok güzel bir kızı varmış. Kâhinler krala kızını bir
yılanın sokup öldüreceğini söylemişler. Bunun üzerine kral, kentinin
karşısındaki adaya bir kale yaptırıp kızını oraya göndermiş. Böylece onu
yılanlardan uzak tutabileceğini düşünüyormuş. Ancak adaya erzak taşıyan kayığa
bir üzüm sandığı içinde giren yılan kızı sokup öldürmüş. O günden beri adaya
yapılan bu kalenin ismi Kızkalesi kalmış. Hatırlarsanız bu öykü, Yumurtalık’ta
Ada Kale ve Adana’da Taşköprü için de anlatılmakta
Başka Bir Öykü
Aya Thekla Mucizesi
Thekla
isimli kız Konya’da yaşarken St. Paul’ün vaazını dinledikten sonra hristiyanlığı
seçmiş. Daha sonra da yeni inancını yaymak uğruna şehir şehir dolaşmaya
başlamış. Silifke’de vaaz verdiği sıralar Roma askerleri peşine düşünce bu gün
yeraltı kilisesinin bulunduğu mağaraya girerek saklanmaya başlamış. Ancak
askerler bu mağarayı da öğrenip baskın yapınca, bir koyuğun içinde kaybolup
gitmiş. Bu mucizeden sonra Thekla ermiş ilan edilip, Aya (ermiş anlamına gelir)
Thekla diye çağrılmaya başlanmış.
*Destinasyon
Programı ve Fotoğraflar, S. Haluk Uygur’un “52 Hafta Adana ve Çevresi”
kitabından alınmıştır.